Bursaspor 2025-2026 sezonu hazırlıklarının startını 8 Temmuz Salı günü Özlüce Tesisleri’nde yaptı. Yeşil/beyazlılar Bursa çalışmalarının ardından Erzurum’a gidecek ve TD Adem Çağlayan’da yeni sezonun kadro şeklini bu çalışmalar ışığında belirleyecek.
Başkan Enes Çelik, cephesine bakacak olursak maalesef sitem dolu bir süreç izliyoruz…
Başkan Çelik, desteğe çok ihtiyaç duydukları bu dönemde şehirden yeterince destek alamadıklarının altını çiziyor.
Başkan Çelik, bu siteminde sizce haklı mı?
%100 haklı.
Gelin görün ki bu işler Bursa’da yıllardır bu şekilde ilerliyor ya da bazen ilerlemiyor.
Rahmetli Orhan Özselek’in Bursapor’da Başkanlık yaptığı dönemi muhakkak hatırlayanlar vardır.
Rahmetli Başkan, Bursapor’a olan sevgisinden dolayı hiç gocunmaz elinde bağış makbuzuyla işletmeleri ziyaret ederdi.
Yeter ki Bursapor’un kasasına üç kuruş fazla girsin diye çırpınıp dururdu.
Bu davranışından dolayı Orhan Özselek’in kıymetini bilenlerin yanı sıra onun Bursaspor, sevgisini maalesef anlamayanlar da oldu.
Bursapor’un yakın tarihine baktığımız da ise bazen Teknik Direktörlerin kulüp için çırpındıklarına şahitlik etmiştik.
Bunların en başında da Ertuğrul Sağlam, geliyor.
Kulübün ekonomik yapısı ile açıklamalarda bulunur hatta iş dünyasını da ara ara ziyaret ederdi.
Rahmetli İbrahim Yazıcı’da daha vakur bir duruş sergileyerek Bursa’nın dinamiklerine seslenirdi.
İşin toplamına baktığımız zaman Bursaspor’un Süper Lig Şampiyonu olması bile aynı oranda desteği kulübe getirmedi.
Hatta bazı kesimler Şampiyonluk primi ve Şampiyonlar Ligi katılım ücretleri ile Bursapor’un gereken her şeyi yapabileceğini savundular.
Sonuç:?
Sonuç ne yazık ki hüsran oldu.
Bursaspor, sürekli ivme kaybetmeye başlarken her ödemeyi cebinden para vererek çözmeye çalışan Ali Ay, döneminde de Süper lige veda etti.
Aslında bu olumsuz süreçte yine destek sesleri devam ediyordu…
Ediyordu etmesine ama…
Şehirde karşılık bulacak kıpırtı yok denecek kadar azdı.
O süreçte bana göre en anlamlı çıkışı da TD Mustafa Er, yapmıştı.
Mustafa Er, o dönemde yaptığı açıklamada “Tüm şehrin yüzünü armaya dönmesini sağlamalıyız” demişti.
İçi doldurulamayan sloganlar yerine bu anlamlı çıkış çok değerliydi aslında.
İşin aslına bakarsanız o sezon genç oyuncularla ortaya konulan performans sayesinde bir nebze bu durum sağlanmıştı.
Ya sonrası?
Maalesef Başkan Erkan Kamat ve ekibi de yeterli desteği sağlayamadıkları için şehrin tüm havası kaçmıştı.
Sizin anlayacağınız hem Başkan ve ekibinin hem de takımın aynı senkronda olması çok önemli.
Bu ikisi kuvvetli bir şekilde ilerlediği zaman gerekli destek de tam olarak gelmese bile çoğunluk olarak gelecektir.
Yazımın başlığında belirttiğim gibi “Bursaspor’un tek derdi para mı?” derken…
Para muhakkak çok önemli ancak siz kulübün yanında yer aldığınızı gösterin yeter!
Bakın Bursaspor taraftarlarına hem kombine hem de forma almak için sıraya girmişler…
Bir zahmet sizler de Bursa’dan kazandığınızın %1’lik kısmını Bursaspor’a ayırın.
Olmaz mı?