Uludağ Üniversitesi İnegöl Meslek Yüksekokulu Elektrik Bölümü 2`nci sınıfa giden Sinem Yurdanur, 2010 yılı temmuz ayında sınava girmek için ailesinin yaşadığı İstanbul Çatalca`dan İnegöl`e geldi. Burada kaybolan Sinem Yurdanur`un battaniyeye sarılı kemik ve saçlarına cinayetten yıllar sonra ulaşıldı. Kemikleri ve saçlarından alınan örneklerle yapılan DNA testi sonucu cesedin Sinem Yurdanur`a ait olduğu belirlendi.
Cinayet, Sinem Yurdanur`u öldürdükten sonra karıştığı suç örgütüne polisin düzenlediği operasyonda, yakalanacağını anlayınca evinde intihar eden sevgilisi Emrah Kaya`nın işlediği, arkadaşı Rıfat Alimhan`ın vicdan azabına dayanamayıp olayı polise itiraf etmesiyle ortaya çıktı.
Bunun üzerine polis Sinem Yurdanur`a Çayyaka Köyü Boğazova Mevkii`nde uçurumun eşiğinde ulaştı. Talihsiz genç kızın kemikleri yapılan DNA testinin ardından İstanbul Çatalca`da toprağa verilirken, İnegöl Cumhuriyet Savcılığı olayla ilgili yapılan soruşturma sonunda Rıfat Alimhan ve Hanım Ağa çetesi davasından müebbet hapis cezası alan Erdal Güneş hakkında "Suç delilini karartmak" suçundan İnegöl Ağır Ceza Mahkemesi`nde dava açtı.
Karar aşamasına gelen yargılamaya İnegöl Ağır Ceza Mahkemesi`nde devam edildi. Sinem Yurdanur`un annesi Şerife Yurdanur ve babası Tahsin Yurdanur`un da katıldığı duruşmada sanık Erdal Güneş`in ifadesi, Segbis adı verilen telekonferans yöntemiyle alındı.
İfadelerin alınmasının ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme Erdal Güneş ve Rıfat Alimhan`ı suç delillerini gizlemek suçlarından dolayı 3`er yıl 6`şar ay hapis cezası verdi. Mahkeme heyeti daha sonra, Rıfat Alimhan`ın maktulün cesedinin yerini soruşturma aşamasında göstermesi nedeniyle cezasını 8 ay 12 güne indirdi.
