Tarih: 10.05.2025 13:42

Anneler Günü hediyesi almak için gidip patlamada ölen çocuklarının özlemini yaşıyorlar

Facebook Twitter Linked-in

Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI, (Hatay), (DHA)- HATAY'ın Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013’te bomba yüklü 2 aracın patlatılması sonucu yaşamını yitirenlerin çoğunun, o dönem yaklaşan Anneler Günü nedeniyle, annelerine hediye almak üzere çarşı merkezine gittikleri belirtildi. Olayın üzerinden 12 yıl geçmesine rağmen acıları dinmeyen ve evlatlarının özlemini duyan anneler, Anneler Günü'nün kendileri için pek anlamı olmadığını söyledi.

Reyhanlı ilçesinde 11 Mayıs 2013'te biri belediye binası, diğeri çarşı merkezinde olmak üzere 2 minibüsün patlatıldığı bombalı terör saldırısında, 53 kişi hayatını kaybetti. Saldırıda 17 yaşındaki lise öğrencisi oğlu Oğulcan Tuna'yı kaybeden Fatma Tuna (60), Anneler Günü'nün kendisi için herhangi bir anlam ifade etmediğini belirterek, "Oğlum, her özel günlerde mutlaka bana hediye alırdı, o gün de dershane çıkışında hediye almak için gitti ama alamadı. Bu nedenle Anneler Günü'nün benim için bir anlamı yok. Tek hayali pilot olmaktı ama katliama kurban gitti. O gün her yer kızıl kandı, her taraf berbattı. Biz, 12 yıl önce yaşadığımız katliamı aynen şimdi yaşıyoruz. Biz yaralı anneyiz. Çok öfkeliyim. 12 yıl nasıl yaşadıysak bugün de aynısını yaşıyorum. Oğlumun hayalleri vardı, hayalleri yıkıldı gitti. Yazık değil mi? Bana telefon kapağı, mendili kaldı. Dolabıyla yaşıyoruz. Sevinçle aldığı eşyalarıyla yaşıyorum. Oğulcanlar ölmesinler. Yaşasınlar. Her zaman bir kanadımız kırık" dedi.

‘SANA ÇOK GÜZEL VE HİÇ UNUTAMAYACAĞIN BİR HEDİYEM VAR, DEDİ’

Fırında çalışarak aile ekonomisine katkıda sağlamaya çalışan 8'inci sınıf öğrencisi Abdulkadir İşcan'ın (14) annesi Aliye İşcan (50), "Oğlum o kara gün evden çıkarken bana 'Anne saat 13.00'te hazır ol, sana çok güzel ve hiç unutamayacağın bir hediyem var' dedi. Ben de 'Benim için en güzel hediye sensin' dedim. Evden çıktığında çok mutlu ve sevinçliydi. Kıpır kıpır bir çocuktu. Çıktı ama geriye dönmedi. Cenazesini dahi görmedim oğlumun. Çok büyük bir acıydı. Allah hiçbir aileye öyle acı yaşatmasın. Zaman her şeyin ilacı diyorlar ama zaman geçtikçe acı büyüyor. Bir anne için en büyük imtihan budur. 'Anneler Günü'nün benim için hiçbir anlamı kalmadı. Ben ne kadar acı çektiysem eğer, oğluma ne kadar hasret kaldıysam, ciğerim yandıysa bize bu acıyı yaşatanların Rabb'im daha çok canlarını yaksın inşallah. Affedilecek bir şey değil bu. Hepsinin yakalamasını ve en ağır cezayı almalarını istiyorum. Onlar da yansın inşallah. Çok acı, anlatılamaz" diye konuştu.

'PATLAMA OLMASAYDI 2 KARDEŞE DÜĞÜN YAPACAKTIK'

Kardeşiyle birlikte yapacakları çifte düğüne hazırlanırken terör saldırısında ölen İbrahim Yaşar'ın (30) annesi Şemse Yaşar (75) da şunları söyledi:

"Saldırının olacağı gün bana hediye almak için evden çıkarken sanki bomba patlayacağını hissetmişim gibi ona gitmemesini söyledim ama gitti. Öğlene kadar gelmedi. Yanında arkadaşı da vardı. Bir süre sonra arkadaşı gelip patlama olduğunu söyledi. Olay yerine gittiğimizde 2 gün oğlumu bulamadık. Patlama nedeniyle açılan kanalizasyona düşmüşler. Yanında 3 kişi daha vardı. Açılan kapağı, insanlar düşmesin, diye kapatmışlar. Ancak oğlum ve 3 kişi aşağıda kalmış. Oğlumun kapağı tutmuş vaziyette boğularak öldüğünü öğrendik. Cenazeler çıkarıldı ve hastaneden sonra da getirip bize teslim ettiler. Allah kimsenin başına vermesin. Anneler Günü benim için önemli, çünkü bugün vefat etti. Benim acı günüm, benim için değerli, Allah rahmet eylesin. Hepsi yakalanınca da yüreğimiz soğur. Devletimize güvencimiz var, Allah devletten razı olsun. Tek hayali evlenmekti. Suriyeli bir kız ile evlenecekti. Patlama olmasaydı, mayıs ayı sonunda 2 kardeşe aynı gün düğün yapacaktık. Kısmet değilmiş." (DHA)

FOTOĞRAFLI




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —